Naim Babüroğlu “Tarihin Kıskandığı Lider” ATATÜRK’ü Anlatıyor
“Birleşmiş Milletler Madalyası” sahibi Naim Babüroğlu’nun Mustafa Kemal’i askerliği, okuma sevgisi, doğa sevgisi, özel yaşamı ve kurucu liderliğiyle anlattığı yeni kitabı “Tarihin Kıskandığı Lider”, İnkılâp Kitabevi etiketiyle raflarda yerini aldı.
“Birleşmiş Milletler Madalyası” sahibi Naim Babüroğlu’nun Mustafa Kemal’i askerliği, okuma sevgisi, doğa sevgisi, özel yaşamı ve kurucu liderliğiyle anlattığı yeni kitabı “Tarihin Kıskandığı Lider”, İnkılâp Kitabevi etiketiyle raflarda yerini aldı.
Naim Babüroğlu’nun Mustafa Kemal Atatürk’ün pek çok özelliğini anlattığı belgesel ve alıntı türündeki yeni kitabı “Tarihin Kıskandığı Lider”, İnkılâp Kitabevi etiketiyle edebiyatseverlerle buluştu. Babüroğlu yeni kitabıyla Atatürk’ün “Bu söylediklerim gerçek olduğu gün senden ve bütün medeni beşeriyetten dileğim şudur; Beni hatırlayınız!” sözüyle ve Türk Milleti’nin en büyük evladının farklı yönleriyle tanıtmaya ortak ediyor.
Not defterine yazılan son sözleri, dostlarının son anlarındaki anıları, vasiyetine son şeklini verişine dair önemli detayları tarihe not düşen Babüroğlu, yeni kitabıyla Atatürk’ün son zamanlarının adeta edebi bir fotoğrafını çekiyor. “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır fakat Cumhuriyet ilelebet payidar kalacaktır” diyen Gazi Mustafa Kemal’i anlatan Naim Babüroğlu, sonlanan ömrünü birbirinden ilgi çekici anekdotlarla anlatıyor. 10 Kasım'ın bir yas günü değil, bilinç tazeleme günü olarak hatırlamamızı sağlayan Babüroğlu’nun kalemi ve gerçeğin saf özüyle sayfalarda yerini alan kitabı, okurların büyük keyif alacağı tarih yolculuğu bekliyor.
ARKA KAPAK
Selanik’te halktan biri olarak doğdu… Adı, Mustafa’ydı… Mustafa Kemal oldu… Gazi Mareşal Mustafa Kemal oldu…
Türk Milleti’nin en büyük evladıydı… Mazlum uluslar ve Türk Milleti O’na Atatürk dedi…
34 yaşında, Çanakkale’de Truva’nın intikamını aldı…
40 yaşında, 1683’te İkinci Viyana ile başlayan Türk çekilmesini, 238 yıl sonra Sakarya’da durdurdu…
Evliliği, fırtınalı denizde bir yolculuktu…
Savaşta yendiği düşmanının, O’nun önünde saygı duruşu tarihte bir ilkti…
“Bunalıyorum çocuk, büyük bir acı içinde bunalıyorum…” dediği günler oldu…
“Beni hatırlayınız…” sözcükleri, hüzünlü bir veda gibiydi…
“Ölüm demek böyle olacak kızım…” dediğinde, sona yaklaştığının farkındaydı… Son anı, ulu bir çınarın köklerinin sökülmesi misali, devlerin savaşında son perdeydi…
Türk gençliğine emaneti, çok sevdiği milletine vasiyeti oldu…
Tarihin kıskandığı bir lider… Ama bir insan…
Savaşın ve barışın efendisi…
İşte O’nun hikâyesi… Belgelere ve kendi sözlerine bağlı kalarak…
Siz, çocuklarınız ve gelecek kuşaklar için yazılmıştır…
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı